18.BÖLÜM(OYUN(PART1))


3 yıl sonra ...


-Zeeyneeeppp! Yardım et öldürecek bu deli beni,

Arkamdan gelen Hatice'nin sesiyle oturduğum koltuktan doğrulup arkama döndüm. Emre Hatice'yi yakalamaya çalışıyordu.

-Ne oldu  diye sorarak ayağa kalktım. Emre Hatice'nin üstüne doğru geliyordu. Hatice'nin önüne geçerek bedenim ikisinin arasında kaldı.


-Ne yapıyorsun?, diye sordum Emre'den. Bana bakıp kocaman sırıttı. Kesinlikle beni oyalamaya çalışıp Hatice'nin yanına geçecekti.

-Hani geçen hafta ders notlarımı kaybettim demişti m ya işte bil bakalım nerede buldum?,

-Nerede?. Dedim

-Hatice çöpe atmış hem de bilerek,  dedi sinirli bir şekilde 

- Ne olmuş yani sende 2 hafta önce sırf Zeynep'le fazla takılıyorum diye bütün stok yaptığım kahvelerimi alıp sokaktaki çocuklara dağıtmıştın,  dedi kendini savunarak

-Cidden yaptın mı?, dedim şaşırmış bir şekilde Emre'ye bakarak. Cevap vermediğine göre gerçekten yapmıştı . Ona 'aferin' dercesine baktıktan sonra dudaklarımı aralayıp

-Ama yeter artık yani artık küçük değilsiniz hepiniz üniversite öğrencileri, diyerek alaycı bir ifadeyle ikisine baktım. 

-Evin annesi en son bendim ne ara bu kutsal görev sana geçti , dedi Hatice hesap sorar şekilde.

Umursamayarak mutfağa yöneldim ve bir bardak su içtim. 

-Hazırsın değil mi? , arkamdan gelen ses Emre'den aitti.

-Evet hadi çıkalım, dedim ve Salondaki Hatice'nin yanına gidip 

-Biz çıkıyoruz görüşürüz,  dedim . Yanında Cihan da gelmişti.

-Dersiniz kaçta bitiyordu? Diye sordu Hatice 

-3.40 ta bitiyor,  dedim ve evden çıktık. 

Son 3 yıldır yani geçirdiğimiz otobüs kazasından sonra hayat fazla güzel gidiyordu. Ben ,Hatice, Cihan, ve Emre aynı evde kalıyorduk. Ev kiraydı ve güzeldi. Artık Sümeyye ablanın evinde kalamıyordum çünkü evi satmıştı.  Onu 3 yıldır görmedim. Ne yaptığı hakkımda ufacık bir bilgim yok çünkü beni hiç aramadı. 


Ben ve Emre üniversite sınavına baya iyi çalışıp Bilgisyar mühendisliği kazanmıştık.Tam da istediğimiz gibi.

Hatice ve Cihan'da istedikleri yani Edebiyat bölümünü kazanmıştı.  Mutluyduk. Gerçekten de son 3 yıldır mutluyduk. Ama benim için bir sorun vardı. Ne kadar belli etmesem de Efe yani Emre'nin ikizinin ortadan kayboldu da 3 yıl olmuştu.  En son bizi arayıp bir şeyler gevelemişti ama sonra hiç bir haber alamadık ondan. Eğer Efe' yi biraz tanıdıysam içinde kurduğu büyük planlar vardı.

-Böyle dalıp gitmene neden olan nedir sevgilim?

Yanımdan gelen sesle kendime geldim. Emre'nin kurduğu cümle bana göre fazla edebiyat ruhlarda.

-Edebiyat bölümünü kazanan biz değiliz ama sen çok iyi Edebiyat yapıyorsun galiba, dedim ve ona doğru döndün. O da zaten bana bakıyordu.

-Bence  bu da Edebiyat değil, dedi gözlerimin içine kahvenin en mükemmel tonlarında bakarak.

2 saat sonra...

- Bugün ders fazla sıkıcı değil miydi?, dedim Emre'ye. Ders bitmiş ve biz de bir kafeye gelip kahve içmeye karar vermiştik.

-Bence de fazla sıkıcıydı herkes gitti zaten, dedi. 

-E hadi kahvelerimiz de bitti kalkalım artık eve gidelim, dedim ve kocaman gülümseyerek Emre'ye baktım. Beni onayladı ve hesabı ödemek için kasaya gitti ardından kafeden çıktık.Ev kafeye yakın olduğu için yürüdük . Yürürken her zaman ki konulardan konuşmuştuk. Evin önüne geldiğimizde o an bir şey hatırladım ve Emre'ye baktım.

-Ne oldu, dedi bana sorgulayıcı bakışlarıyla

- Hatice marketten bir şeyler istemişti pasta yapacaktık onunla unuttum eğer almazsam canıma okur, dedim Emre'ye.

- Sen eve git ben hemen alıp geleyim zaten en geç 20 dakikaya gelirim, diye ekledim ardından 

-Tamam, dikkatli ol!, diye beni uyandıktan sonra binaya girdi. Bense hızlı bir şekilde markete gitmek için ara sokaklardan geçmeye karar verdim.

Tam köşeyi dönecekken arkamdan biri elleriyle bedenimi sardı ve beni geriye doğru çekti. Çığlığı bastığım anda elleriyle ağzımı kapattı. Ondan kurtulmak için onlarca tekme ve onlarca yumruk attım vücuduna ama beni çok güçlü olmalıydı ki bir an bile beni bırakmadı.  Oysaki tekmelerin insanlar genellikle dayanamazdı. Hala ona karşı direniyorum ki ağzıma verdiği bezle vücudum uyuşmaya başladı. O an bile kaçmaya çalışıyordum ama bedenim yere yıkılmıştı. Gözlerim kapalıydı ama henüz bilincimi tamamen kaybetmemiştim.

- Hayır tabi ki de öyle bir şey olmayacak Emre Zeynep'i kurtarmak için her şeyi yapar evet ama katil? Asla. İkisinin de birbirini kurtarmaları için katil olup beni öldürmeleri gerek  ama ikisi de bunu asla yapmayacakları için benim dediklerimi yapmak zorunda kalacaklar ve oyunuma çok rahat gelecekler bu kadar başka bir şey sorma, 

Bu sözler duyduğum son sözler çünkü sonrasında tamamen bilincimi kaybettim...

.

.

.


Comment