1

"Hadi ama Wooyoung, eve gitmemiz gerek artık."

"BANANE! YEOSANG DA GELSIN BIZLE!"

Bağırarak ve ağlayarak konuşan minik çocuk etraftaki tüm velilerin dikkatini çekmeyi başarmıştı.

Dersleri bitmişti ve eve gitmesi gerekiyordu ama en yakın arkadaşını bırakmak istemiyordu. Elinden tutmuş ve kim ayırmaya çalışırsa çalışsın asla bırakmamıştı, hâlâ da ağlamaya devam ediyordu.

"Woo..."

Kendisine seslenen sarı saçlı çocuk ile ona dönmüş ve burnunu silmişti.

"Efendim papatyam."

"Baban çok üzülüyor bak. Yarın yine beraber oluucaz zaten, eve git hadi."

"Ama ben seni hep özlüyorum..."

Yeosang tatlı bir gülümseme ile elini cebine attı ve en az kendi kadar tatlı bir bileklik çıkardı. Wooyoung'a uzattı.

"Bunu hep tak, o zaman ben de hep yanında olacağım. Ve bak ben de de aynısından var."

Kendi bileğini gösterdiğinde Wooyoung'un ağlaması durmuştu. Hızlıca bilekliği taktı ve Yeosang'ın bileği ile aynı hizaya getirdi.

"Çok güzeller dimi?"

"Senin gibiler."

Wooyoung'un dedikleri üzerine annesi gülmüştü.

"Hadi bebeğim baban evde bekliyor."

"Tamam baba gidelimmm~"

Wooyoung babasının elinden tutarak arabalarına doğru ilerledi. Arkasını dönüp annesinin yanında ona bakan sarışın ile göz göze geldiğinde el salladı ve havadan bir öpücük gönderdi. Yeosang da bu öpücüğü aldı.

Yeosang'ın anneleri


Wooyoung'un babaları


Kreşin sahipleri(ögretmenler) ( San'ın ailesi)

Ficin ilk hetero shipi Mingi'nin ailesi. (Mingi'nin shipi de hetero)

Hee'nin ailesi

Yunho ve Jongho'nun ailesi

Comment